“Acil Taraftar Transferi Lazım!”

Çok kolay kazanırız dediğim bir maçtı. Kazandık ama ilginçtir Karagümrük hiçbir şey yapmadığı halde biz de kolay kazanamadık. Rakibimiz sanki Karagümrük değil kendimizdi. Kendimizle mücadele ettiğimiz bir maç oldu. Artık herkesin psikolojisinin bozulduğu zamanlarda bu galibiyet çok önemliydi. Nihayet kazandık ve konuşabildiğimiz kadar futbol konuşacağız. Kaostan bıktık. Üstelik bu hakemin yarattığı bir kaos da değil, kendi içimizdeki kaos. Yenildikçe veya berabere kaldıkça sürekli Sergen hocaya düşmanlık, formda olduğu halde Cengiz’e düşmanlık, ona düşmanlık buna düşmanlık… Herkes Beşiktaş’ı unuttu bölünebildiğimiz kadar bölündük. Beşiktaş’ta zaten sorun ne hoca ne teknik direktör ne futbolcu, sorun bölünmüşlük. Bu bölünmüşlüğü en çok besleyen de hemen algıya gelen bazı taraftarlar. Yani acil taraftar transferi lazım. Evet lütfen eski özlediğimiz taraftarı istiyoruz hangi yönetim bu taraftarı transfer edecekse o gelsin. Şaka bir yana en son cidden taraftar da bölündü Rafa’cılar oncular buncular. Olağan, olağanüstü kongrelerde, mali genel toplantı, divan toplantısı vs’de sürekli bir bölünmüşlük hakim, maalesef artık kavgasız kongre yok. Herkes Beşiktaş’ı unutmuş o yönetimciler bu yönetimciler savaşı var. Artık bu bölünmüşlük taraftara da sıçradı. Herkesin bu kadar çabuk harcandığı, yuhalandığı, suçlandığı bir iklimde ne iyi olan birisi yönetici olmak ister ne iyi teknik direktör gelmek ister ne de oyuncu. Bakın iyi teknik direktör Sergen geldi de ne oldu? Afedersiniz eski programları yüzüne vurup, o zaman dedikleriyle kıyas yaparak, Rafa olayını üzerine atarak, milli arada dinlendiği özel hayatına kadar eleştirip yediniz bitirdiniz. Bakın sn. Orman “Beşiktaş bana ihtiyaç duyduğunda geleceğim” diyor. Aslında çok akıllı bu karışık durumda harcanacağını bildiği için aday olmuyor. Umarım en doğru zamanda gelir yoksa onun da sonu Sergen hoca gibi olur. Lütfen iyiler iyi zamanda gelsin. İyi zaman ise yavaş yavaş gelecek. Sabırla. Ama bu suistimal ederek dediğimiz bir “sabır edin” değil. Artık sürekli suçlu aramayı, sürekli linç etmeyi bıraktığımızda başarı da gelecektir. O zaman iyiler de korkmadan aday olacaktır. Böyle sabırsızlığa istikrarsızlığa alışarak kendi sonumuzu getirdik. Elbette kötü transferler istemediğimiz yönetimler de var, ama sorun algıya gelip bazen iyi olanları daha çok linç etmemiz. Mesela Masuaku iyiydi Sergen hoca iyi. İyileri de yediğimiz durumdan şikayetçiyim. Maça gelirsek maç boyu bir eksiklik vardı evet Abraham. Gol atamasa da takımda büyük etkisi varmış bugün net anladım. Kalitesi yeter. Ha gerekli bir transfer değildi ama şu mevcut kadroda maça kalite kattığı kesin. Djalo oyuna girdi hemen iki kritik müdahalesi oldu. Ben Paulista izlemek istiyorum. İki haftadır bireysel hatalarda aslında ne Rıdvan ne Cengiz suçlu o rakibe asist yaptığımız pasları ağır kalmasa Paulista alabilirdi. Jota forma şansı bulduğu için mutlu bence o sebeple rahat goller atabiliyor. İlk golümüz çalışılmış bir köşe vuruşuydu ve başarılı olduk. İkinci gol ise Cengiz’in muhteşem asistiyle Bilal’in golüydü. Cengiz bugün tam anlamıyla Beşiktaşlı oldu. Neden mi? Gayet formda ve mutluydu. Eleştirmek için pusuda bekleyenlere karşı 11 maçta 4 gol 2 asistlik performansıyla fırsat bırakmıyordu. Geçen hafta bireysel hata yapmış, linç edilmişti. Oysa aynı maçta penaltı kazandırmış ve o penaltıyı da atmıştı. Bu hafta ise penaltıyı kaçırdı. Neden mi? Bence onu da linç ederek mutsuz iklime çektiniz. İşte o sebeple yeni Beşiktaşlı oldu dedim. Artık Beşiktaşlılık maalesef linç sebepli mutsuz ve toptan korkan oyuncu. İlginçtir geçen hafta penaltı attı değeri yoktu, bu hafta penaltı kaçırınca suç oldu. Neyseki bugün asist yaptı ve telafi etti. Hala mentali güçlü. Aman Cengiz Beşiktaşlı ol ama maalesef artık bize ait olan mutsuzluğu kendine bulaştırma.Berna Özsoy / duhuliye.comHABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..

Bilgi paylaşımı için teşekkürler.