Bilim dünyasında büyük bir devrim yaratan uzay mekikleri, 1981 yılında NASA tarafından aktif olarak kullanılmaya başlanmış, uzay araştırmalarında yeni bir dönemin kapısını aralamıştır. Günümüzde bu sistemler geliştirilmiş roket teknolojileriyle yerini daha modern araçlara bıraksa da, uzay mekiklerinin yapısı ve çalışma prensibi uzay mühendisliğinin temellerini oluşturmaktadır.
UZAY MEKİĞİ NEDİR VE NE İŞE YARAR?
Uzay mekiği, astronotları, uyduları veya deneysel yükleri Dünya’nın yörüngesine taşımak amacıyla tasarlanmış bir yeniden kullanılabilir uzay aracıdır. Geleneksel roketlerden farklı olarak, uzay mekiği kalkıştan sonra görevini tamamlayıp tekrar Dünya’ya dönebilir ve bir sonraki uçuş için yeniden hazırlanabilir. Bu özelliği, maliyeti düşürmüş ve uzay görevlerinin sürdürülebilir hale gelmesini sağlamıştır.
UZAY MEKİĞİ NASIL ÇALIŞIR?
Bir uzay mekiği üç ana bölümden oluşur: yakıt tankı, katı roket güçlendiriciler ve yörünge aracı (orbiter). Kalkış sırasında roket motorları ve güçlendiriciler mekiği saniyeler içinde ses hızının kat kat üzerine çıkarır. Atmosfer dışına çıkıldığında roketler ayrılır, yörünge aracı ise görevini tamamlamak için serbest hareket eder. Görev sonunda aerodinamik yapısı sayesinde bir uçak gibi atmosfere girerek piste iniş yapar.
UZAY MEKİĞİNİN HIZI VE ÖZELLİKLERİ
Uzay mekikleri saatte 28.000 kilometreye kadar ulaşabilen hızlarıyla Dünya etrafında birkaç dakikada bir tam tur atabilir. Ortalama 37 metre uzunluğundaki bu araçlar, yaklaşık 100 tonluk bir ağırlığa sahipti. İçerisinde hem mürettebat kabini hem de yük bölümü bulunur. En bilinen modeller arasında Columbia, Discovery, Atlantis, Endeavour ve Challenger yer almaktadır.